Geleceğin doktorlarının mesleğe ilk adımı olarak kabul edilen 'beyaz önlük giyme töreni' hafta sonu İstinye Üniversitesi'nde ikinci kez gerçekleşti. Törene, Rektörümüz Prof. Dr. Melih Bulu, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Erdal Karaöz, Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sacit Karamürsel ile çok sayıda akademisyen ve davetli katıldı.
Doktor adaylarının heyecanlarının yüzlerinden okunduğu törende açılış konuşmalarını Rektörümüz Prof. Dr. Melih Bulu, Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sacit Karamürsel ve 2017-2018 Akademik Yılında Tıp Fakültesi'ne birincilikle giren öğrenci Dilanur Ağır yaptı. Konuşmaların ardından öğrencilere hocaları tarafından önlükleri törenle giydirildi.
"ONLARI MESLEKTAŞIMIZ OLARAK GÖRMEYE BAŞLADIĞIMIZ İLK GÜN"
Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sacit Karamürsel, "Önlük giyme töreni bütün öğrencilerimizin en heyecanlı ve gururlu oldukları, bizim de onları meslektaşımız olarak görmeye başladığımız ilk gün oluyor. Bunun için son derece önemli, tıp alanının en önemli ritüellerinden bir tanesidir. Bu törende anneleri, babaları da onların birer doktor adayıyken, yarı doktor hatta artık meslektaşımız olmalarına şahitlik ediyorlar. Aileler için çok büyük bir gurur ve mutluluk.Doktor adaylarımızın her şeyden önce etik kurallara bağlı olarak, pozitif bilimin kurallarına uyarak, hepsi birer lider olarak ama aynı zamanda ülkemiz gerçeklerini de tanıyarak dünyadan kopmadan dünya bilimi ve tıbbıyla iç içe yeni bilgiler üreten doktorlar olmasını istiyoruz ve eğitimimizi buna göre yapıyoruz" diye konuştu.
ÜNİVERSİTE OLARAK YENİ ANCAK TIP ALANINDA ÇOK SAYIDA HASTANESİ OLAN KÖKLÜ BİR KURUM
İstinye Üniversitesi'nin, üniversite olarak yeni ancak tıp alanında çok sayıda hastanesi olan köklü bir kurum olduğunu söyleyen Prof. Dr. Sacit Karamürsel, "İstinye Üniversitesi geçen yıl kurulmakla beraber tıp fakültesi öğretim kadromuz son derece tecrübeli, son derece saygın akademisyenlerden oluşuyor. Öğrencilerimiz de sağlık alanındaki bu köklü geçmişimizi çok iyi biliyorlar. Köklü bir tıp fakültesinin sahip olduğu tecrübe ve birikime sahibiz diyebiliriz. Bugün önlük giyen öğrencilerimiz bu fakültenin ikinci dönem öğrencileri olmanın gururunu taşıyorlar. Hep beraber üniversitemizi ve fakültemizi çok daha iyiye götüreceğimize inanıyorum" dedi.
Prof. Dr. Sacit Karamürsel, öğrencilere de şu tavsiyelerde bulundu:
"Tıp eğitimi gerçekten eğitimlerin en ağırı, en zoru. Tıp hem en yeni teknolojileri kullanıyor hem de sürekli yeni gelişmeler yaşanıyor. Bugün öğrendiğiniz şey bırakın 6 yıl sonrasını 2 yıl sonra eskimiş olabiliyor. Bunun için sürekli kendini geliştirmek gerekiyor. Tıpta 'fakülteyi bitirdim, doktor oldum ve artık emekli olana kadar mesleğimi yapabilirim' diye bir şey yok. Bunun için doktor olacak bütün öğrencilerimizin de bu bilinçle sürekli çalışmaları, mezuniyet sonrası eğitimi de ihmal etmemeleri gerekiyor. Biz tıp fakültesindeki eğitimleri tamamlanıncaya kadar bu bilinci kendilerine veriyoruz. Zaten gerekli güncellemeleri ileriki yıllarda da onlarla yapıyoruz ve yapıyor olacağız."
